Drone (İHA-2) Sorumluluk ve "Gövde Sigortası Tıkla"
HAVELSAN, insansız hava ve kara araçlarının, sürü dronların birlikte görev yapabilmesini sağlayan Karma Sürü Operasyon Merkezi'nin saha testini başarılı bir şekilde gerçekleştirdi. Bu operasyon merkezi sayesinde farklı türdeki insansız araçlar birlikte görev yapabilir hale geldi. Test, Kalecik'teki İHA Test Merkezi'nde gerçekleştirildi ve 2 Bulut Altı İnsansız Hava Aracı (BAHA), 2 İnsansız Kara Aracı (BARKAN) ve 5 dronun bir araya gelerek belirlenen senaryo çerçevesinde koordineli bir şekilde görev yapmasını içeriyordu.
HAVELSAN Genel Müdürü Mehmet Akif Nacar, 2020 yılında başlayan AR-GE projesiyle sürü insansız araçlar konusundaki yol haritasını adım adım gerçekleştirdiklerini belirtti. İlk olarak İnsansız Kara Aracı BARKAN'la başladıklarını ve daha sonra bulut altı insansız sistemlerle ilgilenmeye başladıklarını ifade etti. Nacar, bu çalışmaların sonucunda insansız araçlar ve sürüye elverişli dronlar ile otonom bir sürü zekası uygulamasını hayata geçirdiklerini söyledi.
Saha testi sırasında Karma Sürü Operasyon Merkezi'nin kullanımıyla ilgili detayları paylaşan Nacar, öncü İHA'ların keşif yaparak tespit ettikleri hedeflere yerdeki insansız kara araçlarını yönlendirebildiğini ve hedefleri tespit eden kara araçlarının da sürü dronlarıyla birlikte göndererek bölgedeki keşfi sürdürebildiğini açıkladı.
Nacar, bu saha testinin dijital birlikler ve sürü teknolojileri açısından önemli bir dönüm noktası olduğunu belirtti ve gelecekte daha büyük sürülerin ve farklı senaryoların geliştirilmesi için çalışacaklarını vurguladı.
HAVELSAN Ürün Geliştirme ve Üretim Direktörü Veysel Ataoğlu da, sahada farklı araçların birbirleriyle koordineli çalışmasını sağlamayı hedeflediklerini ifade etti. Ataoğlu, farklı tip araçlarla "dijital birliğin" alanını genişletmeye çalışacaklarını ve bu konseptin müşterilerden ilgi gördüğünü, ihracat faaliyetlerine devam ettiklerini belirtti.
Sonuç olarak, HAVELSAN'ın saha testiyle başarılı bir şekilde gerçekleştirdiği Karma Sürü Operasyon Merkezi, farklı türdeki insansız araçların koordineli bir şekilde görev yapabilmesini sağlayan önemli bir adım olarak öne çıkıyor. Bu teknoloji, gelecekte daha geniş çaplı sürüler ve farklı senaryolarla birlikte daha da geliştirilerek kullanılabilir hale getirilebilir.